Yeni çalışmaya göre solucan deliğinden geçen bir uzay aracı eve mesajlar gönderebilecek.
Bu kuramsal kozmik tünellerin bir modeli, solucan deliklerinin anında kapanmadığını gösteriyor.
Bir solucan deliğine düşerseniz, geri dönemezsiniz. Arkanızdan kapanacaktır. Ancak yolda, eve son bir mesaj göndermek için yeterli bir zamanınız olabilir. Bu, yeni bir analizin bulgusudur. Solucan deliği, uzay-zaman dokusundaki bir tüneldir. Evrendeki iki noktayı birbirine bağlar. Solucan delikleri sadece teoriktir.
Yani, bilim insanları var olabileceklerini düşünse de hiç kimse onları gözlememiştir. Varsa, solucan delikleri evrenin en uzak bölgelerine kestirme kısa yollar sağlayabilir veya diğer evrenlere köprü görevi görebilirler. Hatta her biri farklı özelliklere sahip birden fazla türde solucan deliği de olabilir.
En yaygın olarak incelenen solucan deliği türlerinden birinin oldukça kararsız olduğu düşünülmektedir. Astrofizikçiler, deliğin içine herhangi maddesel bir cisim girerse çökeceğini umuyorlardı. Ancak bu çöküşün ne kadar hızlı olabileceği net değildi. Ayrıca bilinmiyordu: Solucan deliğine giren bir şey veya birisi için bu ne anlama gelir?
Yeni bir çalışmada bu tür solucan deliğinin içinden bir şey geçtiğinde nasıl tepki vereceği gösterildi. Holy Cross Üniversitesi’nden astrofizikçi Ben Kain’e göre “teorik olarak bir sonda yapıp gönderebilirsiniz. Sondayı geri getirmeye çalışmıyorsunuz çünkü solucan deliğinin çökeceğini biliyorsunuz. Fakat delik çökmeden önce bir ışık sinyali, Dünya’ya geri dönebilir mi? Oluşturduğumuz modele göre cevabımız evettir.”
Hayalet maddeye gerek yok
Kain, solucan delikleriyle ilgili bazı eski çalışmaların, bu kozmik tünellerin ileri geri yolculuklar için açık kalabileceğini ima ettiğini söylüyor. Ancak bu çalışmalarda solucan deliklerinin açık kalması için özel bir numaraya ihtiyaç vardır. Egzotik bir madde formuyla desteklenmeleri gerekir. Araştırmacılar bu maddeye “hayalet madde” derler.
Solucan delikleri gibi, hayalet madde de yalnızca teoriktir. Kuramsal olarak kütle çekim gücüne normal maddenin tam tersi şeklinde tepki verir. Yani, bir solucan deliğinden geçen hayalet madde, tüneli çökmek üzere içe doğru çekmek yerine dışarı doğru itecektir.
Bir solucan deliğinden geçtiğinizde göreceğiniz şeyin gerçekçi bir simülasyonu.
Böyle bir “hayalet madde”nin varlığı, Einstein’ın genel göreliliğinin kurallarını bozmaz. Evrenin büyük ölçeklerde nasıl çalıştığını açıklayan fiziksel gerçek budur. Ancak Kain, hayalet maddenin neredeyse kesinlikle gerçekte var olmadığını da ekliyor. Öyleyse, bir solucan deliğinin onsuz herhangi bir süre açık kalabilmesi tartışmalı bir merak konusudur.
Kain ve arkadaşları yaptıkları bilgisayar modelinde bir solucan deliğine normal maddeden yapılmış sondalar gönderdi. Beklendiği gibi, solucan deliği çöktü. Sondaların geçişi, deliğin kapanmasına ve geride kara delik gibi bir şey bırakmasına neden oldu.
Ancak solucan deliği tamamen kapanmadan hemen önce, hızlı hareket eden bir sondanın ışık hızındaki sinyallerini bizim tarafımıza geri göndermesine yetecek kadar yavaş gerçekleşti.
Mümkün ama mantıklı mı?
Kain, “eğer böyle tüneller bulunsa bile, insanlar solucan deliğinden geçmeyi asla hayal etmemeli. Yalnızca bir uzay kapsülü ve bir video kamera olabilir. Hepsi otomatik. Sonda için tek yönlü bir yolculuk olur. Ama en azından bu cihazın gördüklerini gösteren bir video çekebiliriz” diyor.
Münih Üniversitesi’nden astrofizikçi Sabine Hossenfelder ise böyle bir şeyin olabileceğinden şüpheli. “Geri bildirimde bulunmak için solucan deliğine bir uzay sondası göndermek, henüz kanıtlanmamış şeylerin varlığını gerektiriyor. Matematiksel olarak yapabileceğiniz pek çok şeyin gerçekle hiçbir ilgisi yoktur” diyor.
Kain’e göre, “yine de hayalet maddeye dayanmayan solucan deliklerinin nasıl çalışabileceğini öğrenmek faydalı olacaktır. Kısacık anlar için bile açık kalabilirlerse, bir gün evrende veya ötesinde seyahat etmenin yeni yollarını gösterebilirler.”