Güneşe en yakın yıldız Proksima Sentauri çevresinde yeni bir gezegen keşfedildi
Güçlü bir teleskop üzerindeki yeni bir alet, gökbilimcilerin en yakın yıldız komşumuz etrafında başka bir gezegen keşfetmelerini sağladı.
Gökbilimciler, 4,2 ışık yılı ile Güneş’e en yakın yıldız olan Proksima Sentauri’nin çevresinde yeni bir aday öte gezegen keşfettiler. Bulgu, bu sistemdeki toplam aday öte gezegen sayısını üçe çıkardı.
Proksima d olarak adlandırılan bu yeni dünya, yaşamak için hoş bir yer gibi görülmüyor. Çünkü soluk kırmızı yıldızının etrafında dönmesi sadece beş gün civarında. Ayrıca yüzeyinde muhtemelen sıvı su olmayacak kadar yıldızına yakın.
Salınımlardan Gezegenlere
Bir gezegen yıldızının yörüngesinde dolanırken, ilk bakışta yıldızın merkezinin yörüngesinde dolanıyormuş gibi görünür. Gerçekte iki gökcismi her zaman kütle merkezlerinin yörüngesinde döner ve bir yıldızın etrafındaki küçük bir gezegen bile bu merkezi dengeleyecek kadar kütleye sahiptir.
Bu yüzden gezegen yörüngesinde dönerken yıldız salınım yapar. Gökbilimciler, bir yıldızın dikine hızını, yani Dünya’ya doğru veya Dünya’dan uzağa olan hareketini ölçtüklerinde bu yalpalamayı tespit ederler. Daha büyük ve/veya daha yakın bir nesne, yıldızının daha da fazla sallanmasına neden olur.
Öte gezegen aramaları için hassas dikine hız yönteminin çizimi. Bir öte gezegenin varlığı, görünmeyen öte gezegenlerin kütle çekimi nedeniyle yıldızın hareketi yalpalarken, yıldız tayfının periyodik kaymalarından çıkarılabilir.
Güneş benzeri yıldızların etrafındaki Dünya benzeri öte gezegenleri belirlemek daha zordur. Ölçümlerin kesinliği önemli bir meseledir. Yıldızlar, gezegen avcılarını kandırabilir. Bir yıldızın kaynayan yüzeyi çeşitli aktif oluşumlar ürettiğinden, bu aktivite m/sn cinsinden dikine hızlar gösterebilir.
Dünya benzeri bir gezegenin sinyali, böyle bir karışımda kolayca kaybolur. Porto Üniversitesi’nden Joao Faria ve meslektaşları Proksima d’yi bulduklarında bu sınıra meydan okudular. Aday gezegen, yıldızını sadece 40 cm/sn sallıyordu. Bu tespit, hem yeni bir alet olan Şili’deki Çok Büyük Teleskop (VLT) üzerindeki ESPRESSO tayfölçeri sayesinde hem de yıldızın faaliyetini dikkatli gözlemekle mümkün oldu.
Geleceğin Habercisi Olarak Proksima d
İlk doğrulanmış öte gezegen olan Proksima b’nin keşfine öncülük eden Guillem Anglada-Escudé, “Bu önemli bir gökcismi, Güneş’e en yakın yıldızın yörüngesinde dönen öte gezegen olduğu için, araştırmacılar temkinli. Ancak böyle bir gezegenin varlığının şaşırtıcı bir sonuç değil, güzel bir keşif olduğunu belirtmeme izin verin” dedi.
Gezegenin, Dünya’nın kütlesinin en az dörtte biri veya Mars’ın kütlesinin yaklaşık iki katı kadar olduğu tahmin ediliyor. Bu kadar küçük bir gezegen, ev sahibi yıldızına çok yakın olduğu için güçlü bir dikine hız üretir. Bu öte gezegen Güneş Sistemimizde olsaydı, Güneş ile Dünya arasındaki ortalama mesafenin %3’ünde, başka bir deyişle Merkür’ün Güneş etrafındaki yörüngesinden 10 kat daha yakın konumda olacaktı.
Proksima Sentauri Güneş’e benzemeyen Güneş’in parlaklığının %0,2’si kadar ışınım yayan soluk kırmızı bir yıldızdır. Bu nedenle gezegen Merkür kadar kavrulmamıştır. Bununla birlikte, Proksima d’nin havasız bir kaya olduğunu ve Venüs’ün yaptığı gibi ısıyı hapsedecek bir atmosferi olmadığını kabul etsek bile, yine de suyun kaynama noktasına yakın bir sıcaklıkta (yaklaşık 90 derece) olacaktır.
Bildiğimiz anlamda bir hayat orada var olamayacaktır. Yine de, bu öte dünyanın başka sürprizleri olabilir. Faria, “Bir atmosferin varlığı kesinlikle bir olasılık” diyor. Peki ya Proksima c ? Bu aday öte gezegen, keşfedilecek ikinci dünya olmasına rağmen, Proksima d’den daha uzaktadır ve yörüngesini tamamlaması tam beş yıl alır.
ESPRESSO’nun şimdiye kadar topladığı veriler, bu sürenin yarısından daha azını kapsıyor, dolayısıyla daha uzak bu öte dünyanın sinyalini henüz göremiyor. Ancak ESPRESSO en yakın yıldız komşumuzu gözlemlemeye devam edecek. Proksima c’nin yanı sıra, bu sistemin daha ne dünyalar barındırabileceğini kim bilebilir? Proksima d’nin tespiti, ESPRESSO’nun ne tür dünyalar bulabileceğinin bir göstergesidir.
Anglada-Escudé, “Yıldızın dönüşünden daha kısa yörünge periyotları için (birkaç on gün gibi), Dünya kütlesindeki gezegenlerin artık ESPRESSO ile sistematik olarak tespit edilebileceğini söyleyebilirim. Şimdiye kadar, ölçüm belirsizliği yıldız gürültüsüyle karşılaştırılabilirdi ve yeterli hassasiyetle ayırt etmek mümkün değildi. ESPRESSO bunu değiştiriyor” diyor.