
5 Mart salı günü Avrupa’nın fizik laboratuvarı CERN, evrenin yüzde 27’sini oluşturduğuna inanılan karanlık maddeyle ilişkili parçacıkları aramak için yeni bir deney planladığını açıkladı.
Fransa-İsviçre sınırını saran 27 kilometrelik (17 mil) bir tünelde dev bir laboratuvar olan Büyük Hadron Çarpıştırıcısına (LHC) ev sahipliği yapan Avrupa Nükleer Araştırma Örgütü (CERN), hafif ve zayıf etkileşimli parçacıkları aramak için yeni bir deney “tasarlandığını” açıkladı.”
Bilim insanları, yıldızların, gazların, tozun, gezegenlerin ve bunların üzerindeki her şeyin dahil olduğu olağan meselenin evrenin sadece yüzde beşini oluşturduğunu söylüyorlar.
Fakat karanlık madde ve karanlık enerji olan geri kalanını hesaba katma çabaları olsa dahi bilim adamları henüz bunu doğrudan gözlemleyemedi.
Teleskoplara görünmeyen karanlık madde, evrendeki diğer nesnelerdeki çekimsel gücü ile algılanan gizemli bir maddedir. CERN’den yapılan açıklamada, “Bu aranan parçacıkların bazıları karanlık maddeyle ilişkili” denildi.
2010’da LHC, yüksek enerjili protonları ışık hızına yakın hızlarda birbirine çarpıştırmaya başladı. Bu çarpışmalar yeni parçacıklar oluşturmakta ve fizikçilere evreni daha iyi anlama umuduyla doğa yasalarına benzeri görülmemiş bir bakış açısı sunmakta.
Ancak, LHC’nin dört ana detektörü, bu tür ışığın kanıtlarını toplamak ve karanlık madde ile ilişkili zayıf etkileşimli parçacıkları bulmak için uygun değil.
Bu parçacıklar, “Elektronlar ve pozitronlar gibi bilinen ve saptanabilir parçacıklara dönüşmeden önce herhangi bir malzeme ile etkileşime girmeden yüzlerce metre yol alabilirler.
Egzotik parçacıklar mevcut ışın detektörleri boyunca mevcut detektörlerden kaçar ve tespit edilmeden kalır.” Sorunu gidermek için, CERN, FASER olarak bilinen ve çok hassas aramalar yapabilen ve bu tür parçacıkları tespit edebilen yeni bir cihaz geliştirdi.
“Parçacık kirişlerindeki protonlar LHC etrafındaki mıknatıslar tarafından bükülmekle birlikte, çok zayıf etkileşimli parçacıklar düz bir çizgi boyunca devam edecek ve ‘çürüme ürünleri’ FASER tarafından tespit edilebilecektir” deniliyor.
Amaç, denemede 2021 ile 2023 arasında çalışmaya başlaması beklenen karanlık fotonlar ve aynı zamanda karanlık maddeyle ilişkili olan nötrinolar da dahil olmak üzere hipotezli parçacıkları araştırmak.
2012’de LHC, bilim adamlarının parçacıkların kütle kazanmalarını anlamada büyük ilerleme kaydetmelerine olanak sağlayan Tanrı Parçacığı olarak adlandırılan Higgs Bozonu’nun varlığını kanıtlamak için kullanılmıştı.